26 Eylül 2008 Cuma

İyi iş çıkardılar.








Kartın hazırlandığını düşündüler. Ama daha tamamlanmamıştı. Kartı ortadan ikiye katladık. Delik zımbayla deldik. Rafyayı geçirdik. Fiyonk yaptık. Rafyaya şekil verdik. Farklı renklerdeki kartonları delik zımbayla deldim. Zımbanın deposunda biriken küçük yuvarlakları öğrencilerime dağıttım. Tek tek istedikleri şekillerde yapıştırdılar.
Kutlama kartlarının tamamlandığını zannettiler. Ama daha yeni başlamıştık. Kutlama kartlarını tam ortadan ikiye katlamıştık. Kat kısmından delik zımbayla deldik. Buradan mavi rafyayı geçirdik. Fiyonk yaptık. Makasla şekil verdik. Daha sonra her renk kartonu delik zımbayla delip, delik zımbanın deposunda kalan küçük yuvarlakları kutlama kartının ön yüzüne tek tek yapıştırdık. Böylece bayram kutlama kartımız hazırlanmış oldu. Öğrencilerim iyi iş çıkardılar doğrusu.

BUGÜN KUTLAMA KARTI HAZIRLADIK!

Bugün 2 ders Görsel Sanatlar dersimiz vardı. Bayram da geldi. Bir bayram kutlama kartı hazırlatmak istedim öğrencilerime. Duyunca çok sevindiler. Büyük bir tabaka kartonu 8'e böldüm. Öğrencilere istedikleri renk kartonu aldılar. Çok hoşlarına gitti. Önce kartların içine kutlamamızı kalp şeklindeki bir kağıda yazdık. Yapıştırdık. Bunların hepsini klasik müzik eşliğinde yapıyorduk tabi ki. Müzik onları rahatlatıyor. Hatta La Compastra'yı tanıdılar.






BAYRAMINIZ KUTLU OLSUN!!!





Ama çok eğlendiler.

Matematiği artık çok sevdiklerini söylediler. Önemli olan da bu değil mi?

Arada bir topu düşürenler oldu.

SINIFTA TOP OYNADIK!!!!!!


Öğrenciler sınıfta top oynasalar kızarım. Ama bugün bütün sınıfla beraber sınıfın içinde top oynadık. Matematik dersinden bugün ritmik saymaları (6'şar, 7'şer, 8'er ve 9'ar) işledik. Etkinliğimiz gereği her öğrenci birbirine top attı. Topu tutan öğrenci 6'nın katlarını, 7'nin katlarını, 8'in katlarını ve 9'un katlarından birini söylüyordu. 6-12-18-24 vb gibi.

25 Eylül 2008 Perşembe

SUÇLU YETİŞTİRMENİN KOLAY YOLU!!!!!

Geleceğin suçlusunu yetiştirmenin en basit kuralı:

1- Daha küçükken çocuğa istediği her şeyi vermeye başla! Bu şekilde o herkesin onun geçimini sağlamak zorunda olduğuna inanacaktır.

2- Kötü sözler söylediği zaman, gül. Böylece kendisinin akıllı olduğuna inanacaktır.

3- Ona düşünmeyi ve beynini kullanmayı hiç öğretme 21 yaşına gelince kendisi karar versin, diye bekle.

4- Yerde bıraktığı her şeyi kaldır, kitaplarını, ayakkabılarını, elbiselerini, onun için herşeyi sen yap ki o bütün sorumluluklarını başkalarına yüklemeye alışsın.

5- Onun önünde sık sık kavga edin ki bu sayede aile bir gün parçalanırsa o da o kadar şaşırmasın.

6- Ona istediği kadar harçlık ver ki hiç bir zaman kendi parasını kazanmanın ne olduğunu öğrenmesin.

7- Yiyecek, içecek ve konforla ilgili bütün arzularını yerine getir ki istediklerini her zaman elde etmeye alışsın.

8- Komşulara, öğretmenlere, polislere karşı, daima onun tarafını tut ki onların hepsine karşı peşin hüküm oluşsun.

Bütün bunları ve buna benzerlerini yaparak yetiştirdiğin O'NUN, günün birinde başına gerçekten bir bela gelirse, kendinden özür dile. Ama onu felaket dolu bir hayata hazırladığın için kendine teşekkür etmeyi de ihmal etme.

Kim mi hazırlamış bu ilginç yazıyı? Amerika Birleşik Devletleri Houston Kenti Polis Müdürlüğü, hazırlamış ve kentteki bütün evlere ve okullara dağıtmış..........

ÇOCUĞUNUZDAN SİZE MEKTUP VAR!

*Beni şımartmayın. Her isteğimin yerine getirilmemesi gerektiğini çok iyi biliyorum.. Yalnızca sizi deniyorum.

* Bana karşı disiplinli olmaktan korkmayın. Ben bunu yeğlerim. Böylelikle, kendimi güvende hissediyorum..

*Kötü alışkanlıklar edinmeme izin vermeyin. Bunların erken dönemlerde teşhis edilip önlenmesi konusunda sizlere güveniyorum.

* Olduğumdan da küçük hissetmemi asIa sağlamayın. Bu benim yalnızca daha da fazla aptalca hareket etmemi saglar.

*Elinden geliyorsa beni lütfen başka insanlann yanında düzeltmeye çalışma. Eğer benimle özel, baş başa ve yavaşça konuşursan çok daha fazla etkili olacak.

*Bana hatalarımın günah olduğunu hissettirmeye çalışma. Bu benim degerlerimi sarsıyor.

* Beni olacaklardan, sonuçlardan koruma. Bazen acı çekerek öğrenmem gerekiyor.

*"Senden nefret ediyorum" dediğimde üzülme: Bazen nefret ettiğim sen değilsin; beni yönlendirmek için kullandığın gücün.

*Küçük hastalıklarıma fazla üzülme. Bazen bunlarla istediğim, gereksinimim olan ilgiyi buluyorum sende ve çevremde.

*Kendimi istediğim şekilde ifade edemediğimi unutmayın. İşte bu yüzden her zaman söylediklerim ve yaptıklarım doğru oImuyor.

*Soru sorduğumda geçiştirmeyin, yanıtı ertelemeyin. Eger böyle yaparsanız, artık soru sormadığımı göreceksiniz ve yanıtları, istediğim bilgileri başka yerlerde arayacağım.

*Tutarsız olmayın. Bu benim aklımı tamamen karıştırır ve size olan güvenimi kaybetmeme neden olur.

* Ne denli çabuk büyüdüğümü unutma. Bana ayak uydurman çok zor olmalı ama lütfen dene.

*Benden özür dilemenin senin asla yapamayacağın bir iş olduğunu düşünme.Dürüstçe özür dilemen benim sana sürpriz ve beklenmedik bir biçimde yakınlaşmamı, ısınmamı sağlayacak.

* Denemeyi, yeni şeyler öğrenmeyi, anlamayı, keşfetmeyi çok sevdiğimi asIa unutma.

* Çok fazla sevgi ve anlayış olmadan büyüyüp gelişemeyeceğimi lütfen unutma .

*Sizi Çok Seven Çocuğunuz..... *

ANNE VE BABALAR İÇİN GÜZEL SÖZLER VE YAZILAR

Eğer bir çocuk, Övülmüş ve beğenilmişse, Takdir etmeyi öğrenir.

Eğer bir çocuk, hakkına saygı gösterilerek büyütülmüşse, İnançlı olmayı öğrenir.

Eğer bir çocuk, kabul ve onay görmüşse, kendini sevmeyi öğrenir.

Eğer bir çocuk, aile içinde dostluk ve arkadaşlık görmüşse, bu dünyada mutlu olmayı öğrenir.

Eğer bir çocuk,kin ortamında büyümüşse, kavga etmeyi öğrenir.

Eğer bir çocuk sürekli eleştirilmişse, kınama ve ayıplamayı öğrenir

24 Eylül 2008 Çarşamba


Sınıf başkan ve başkan yardımcısını ben de kutladım.

Sınıfım böylece demokrasinin ne demek olduğunu sınıf başkanlığı seçimleriyle öğrenmiş oldular.



Zehra, Halil Melih ve Tuğba Özen biraz buruk kutladılar sanki. Ama demokrasinin gereği büyük bir centilmenlikle arkadaşlarını kutladılar.




Arkadaşları başkan ve başkan yardımcısını kutladılar.

Büyük bir heyecanla komisyon oyları tek tek saydı. Ve sonuçta oy çokluğuylaYusuf Ahmet Alıcı Başkan, Zafer Asıltaş Başkan Yardımcısı olarak seçildi.

Bu beş aday için tekrar oy işlemi başladı. Tüm sınıf oy verdi.

Aday adaylarından 5 tanesi seçim sonucunda aday olmaya hak kazandı. Tuğba Özen, Yusuf Ahmet Alıcı, Halil Melih Öztürk, Zafer Asıltaş ve Zehra Uzun. Hepsi çok heyecanlıydılar.


Oy verme işlemi tamamlandıktan sonra, sandık açıldı. Oyları sayma komisyonu oyları saymaya başladı.



Sırayla oylarını atmaya başladılar.

Oylarını kullanacakları kağıtları sandığa atmak için sıraya girdiler.

Aldıkları kağıtlara başkan olmasını istedikleri bir arkadaşlarının isimlerini dikkatle yazmaya başladılar.

Sonunda hepsine oy atmaları için beyaz kağıtlar dağıttım.

Hepsi kendisinin başkan olmasını istiyordu. Bütün sınıf başkan aday adayı oldu.

Bugün Sınıf Başkanımızı Seçtik!


Bugün demokratik bir şekilde sınıf başkanını seçeceğimizi söyledim. Hazırladığım "Sınıf Başkanlığı Seçim Sandığı"nı gösterdim. Çok heyecanlandılar. Hepsi de aday oldular.


23 Eylül 2008 Salı

Sınıfımı bu sene aldım. Geçen sene de 3. sınıfları okutmuştum. O yüzden bu sene daha rahatım. 8 Eylül günü okula ilk gittiğimde çok heyecanlanmıştım. Yeni sınıfımla tanışacaktım.

Sınıfa ilk girdiğimde meraklı onlarca göz beni bekliyordu. Öğrencilerimle ve velilerimle kısaca tanıştık.

Sınıfıma ısınmıştım. Öğrencilerim de bana ısınmışlardı. Bu çok önemliydi. Velilerimin çocuklarıyla ilgili olduklarını görmek beni çok mutlu etti.

Velilerim bu blog sayesinde çocuklarının o gün veya o hafta neler yaptıklarını rahatlıkla görebilecekler.