10 Haziran 2009 Çarşamba

KARNE ZAMANI ÇOCUKLARA NASIL DAVRANMALI?

Senenin son broşürünü bugün hazırladım. Malum cuma günü karneleri dağıtacağız. Ben de velilere hitaben bir broşür hazırladım. Cuma günü karnelerle beraber bu broşürleri föylerin içine koyup kelebeklerime vereceğim.




Bir eğitim öğretim yılı daha bitiyor ve çocuklar karnelerini alacak. Karneyle birlikte çocuklar sevinç, mutluluk, hüzün, kaygı ve bazen öfke duygusunu birlikte yaşıyor. Karne sadece çocuğun başarısının değil, aynı zamanda anne baba tutumlarının da bir göstergesi. Öğrencilerin çok yoruldukları, zorlu bir yılın ardından aldıkları karneleri sadece başarının göstergesi olarak yorumlamak doğru değil. Karne aynı zamanda bütün yıl boyunca çocuğun derslere katılımının ve öğrenme isteğinin, hangi dersleri sevdiğinin ve nelere ilgi duyduğunun, anne baba, öğretmen tutumlarının da göstergesi.

Karnede sadece notlar üzerinde durulmadığında, çocukların özelliklerini ve gerçekten neye ihtiyaç duyduklarını görmek mümkün.Karnelerin dağıtılmasının ardından çocuklara nasıl davranılmalı?

Karneyi değerlendirmeye öncelikle iyi notlarla başlamak, sonra yükseltilen notlar üzerinde durmak ve en son zayıf derslerle ilgili konuşmak en doğrusu olacaktır.

- Sert, ağır yorumlar, tehdit ve yaralayıcı ifadeler, çocuklarda ve özellikle tepkisel oldukları için ergenlik döneminde bulunan lise öğrencilerinde, istenmedik olumsuz davranışlar ve sonuçlar yaratabilir.

- İlköğretim seviyesinde ise okula ve öğrenmeye karşı isteksizlik, dikkat sorunları, depresif duygulanım, kendine, kardeşine zarar verme davranışlarını görebiliriz.
-Karneye ait yorumlar özellikle geçmişten geleceğe doğru yapılmalı, birinci dönemden ikinci döneme uzanmalı ve önümüzdeki yıl için ne yapabiliriz şeklinde değerlendirme sonuçlanmalıdır.

- Çocukları birbirleri ve kardeşleriyle karşılaştırmak yerine, kendi içinde değerlendirmek olumlu gelişimi sağlayabilir ve gelecek yılla ilgili kaygı ve başarısızlığı azaltabilir.

- Bir çocuğun matematik dersi başarısızlığı, sosyal bilgiler veya Türkçe dersindeki başarısının önüne geçmemelidir. Çocukların ilgileri ve yeteneklerinin farklılığı bilinen bir gerçek iken bu zaman zaman unutulur.

Öğrenme süreklilik gösterdiği için karne notuda değişebilir. Öğrenmede amaç, bu yıl ve bu karne odaklı değil, ilerideki yıllara yönelik olduğunda sonuç mutluluk verici ve tatminkar olacaktır.

Tatilde dinlenmek ve küçük hediyelerle sevinmek her çocuğun hakkı.
Çocuklara verilecek karne hediyesi öncelikle sözel ödül olmalı. Daha sonra çocuğun istediği, yaşı ve sınıfı ile uyumlu bir maddi ödül verilebilir. Maddi ödülün değerinden çok sembolik anlamı önemlidir.

Özellikle ilkokul seviyesinde olan çocuklar için karmaşık olmayan basit oyuncaklar, boya kalemleri, top, bisiklet, giysi, büyük ebeveyn ziyaretleri, deniz tatili, köy ziyaretleri, sinema ve müze gezileri yararlı olacaktır.

Karne hediyesi olarak bilgisayar, çok pahalı oyuncaklar, değerli takı, cep telefonu, evcil hayvan alımı önerilmiyor. Anne baba ve çocuk arasında yapılan hediye anlaşması ya da pazarlığının da öğrenme ve okul başarısına hiçbir katkısı olmuyor.

Çocukların tatilde önce dinlenmeleri gerekiyor. Ders tekrarına ihtiyaç duyuluyorsa bunun okul açılmasına yakın zamanlarda başlatılması daha yararlı olabilir. Tatil sadece dinlenmek, eğlenmek ve boş vakit geçirme zamanı değil tam tersi dinlenirken ve hoş vakit geçirirken de öğrenme zamanıdır.

Yüzmeye gitmek, top oynamak, satranç öğrenmek, kitapçı ya da markette çalışmak, basit ev işlerinde yardımcı olmak çocuklara yaşam deneyimi kazandırırken okuldaki öğrenme süreçlerine olumlu etki ediyor. Tüm çocuklar güzel, mutlu bir tatili hak ediyor.